STEM kelimesi bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik kelimelerinin ingilizce baş harflerinden oluşmaktadır. STEM öğretmen ve öğrencilerin ilgi ve deneyimleri sonucu şekillenmekte ve merkezde bulunan alana ait özel bilgi ve becerilerin en az bir diğer STEM disiplini ile kaynaştırılarak öğretilmesidir.
Bu modelde, öğrencilere bir çalışmada “bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik” alanlarına yönelik bilgiler öğretilmesinin yanında, öğrenilen bilgilerin gerçek yaşama transfer edilerek gerçek yaşam problemleri ile başa çıkabilme becerisi kazandırılmak hedeflenmektedir.
ABD başta olmak üzere, dünyada STEM eğitimi planlarda hatta pek çok uygulamada yerini aldı bile.
STEM’i benimsemek zor olmadı…
Aslın bakarsak STEM modelinin çok yeni bir model hatta kavram olduğu söylenemez. Yüzyıllardır süre gelen eğitim sistemlerinin bir yerinde bir şekilde yer alan ve çalışılan bir sistemdi. Teknolojinin ışık hızıyla ilerleyerek geliştiği günümüzde ihtiyaçlar doğrultusunda artan -değişen sistemler STEM kavramını oluşturdu; çünkü süre gelen yaşantımız içinde STEM eğitimi artık zorunlu hale geldi.
STEM hayal gücünü ve yaratıcılığı kullanarak, problem çözmeye yönelten, merak duygusunu tetikleyerek çözümler üretmeye dayalı bir modeldir.
2000’lerden bu yana teknolojinin içine doğan bir nesilden bahsediliyor. Her an bir teknolojik aletle haşır neşir olan, bir blogta sürekli yayın yapan ya da bir sosyal ortamda ileti yayınlayan bir nesil. O nedenle bu nesile teknoloji eğitimi herhangi bir müfredata bağlı olarak öğretilemez. Yaşadığımız toplumun büyük bir bölümünü oluşturan gençler, bu özellikleriyle toplumda ciddi değişikliklere neden oluyor, hal böyle olunca eğitim dahil tüm alanlarda inovasyon gerçekleşiyor. Onlar için teknoloji yaşamın her anında var olması gereken bir şeydir ve bugünün gençleri problem çözme becerisine sahip, analitik düşünebilen, yorumlayabilen, yenilikçi ve hayal gücünü kullanabilen bireyler olarak yetişmelidir. O halde, okul da bu toplumun bir parçası ise STEM’in okul yaşantısına bir plan ve program çerçevesinde girmesi kaçınılmazdır ve açığa çıkan ihtiyaçları karşılamada yol gösterici olmalıdır.